- yapıyordu
- де́лал
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
Türkçe-rusça sözlük. 2013.
gözetlenmek — nsz Gözetleme işi yapılmak Gözetlendiğine memnun, bir maskaralık yapıyordu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
hazımlı — sf. 1) Yersiz davranışlara, dokunaklı sözlere aldırmayan, içi geniş (kimse) 2) Benimseyen, katlanan, kabullenen Bektaş sakin, duru, hazımlı cevap veriyor, açıklama yapıyordu. N. Araz … Çağatay Osmanlı Sözlük
hoppalık — is., ğı Hoppa olma durumu veya hoppaca davranış Selim de mutat soğukkanlılığına rağmen hoppalıklar yapıyordu. P. Safa Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller hoppalık etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
sırtüstü — zf. Sırtı yerde olmak üzere İkide bir kendini sırtüstü saman dalgalarının içine atarak yüzme taklidi yapıyordu. R. N. Güntekin Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller sırtüstü yatmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
taklit — is., di, Ar. taḳlīd 1) Belli bir örneğe benzemeye veya benzetmeye çalışma 2) Birinin davranışlarını, konuşmasını tekrarlayarak eğlenme Hele taklitleri? Kadın taklidi, Arap taklidi hepsini birbirinden güzel yapıyordu. Y. Z. Ortaç 3) Benzetilerek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
tamirat — is., Ar. taˁmīrāt Onarım Masanın ötesini berisini karıştırıyor, tamirat yapıyordu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
temkinli — sf. Davranışlarında ölçülü olan Temkinli, ağır hareketler hoş görülüyor, daha tesir yapıyordu. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
teneffüshane — is., esk., Ar. teneffus + Far. ḫāne Genellikle okullarda, ders aralarında dinlenmek için öğrencilerin çıktığı salon veya bahçe Gezintilerini ve jimnastiğini üstü örtülü teneffüshanede yapıyordu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
yetkili — sf. 1) Herhangi bir işte yetkisi olan (kimse), salahiyetli, salahiyettar Fabrikanın bir yetkilisi onlara açıklamalar yapıyordu. T. Buğra 2) esk. Mezun Birleşik Sözler yetkili merci yetkili servis yetkili yargıç Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ebe olmak — oyun içinde ebelik yapmak Birçok oyunların tersine herkes ebe olmak istiyor, sahte yanlışlıklar yapıyordu. P. Safa … Çağatay Osmanlı Sözlük
genizden konuşmak (veya çıkarmak) — burnu tıkalı gibi konuşmak Genzinden çıkardığı seslerle ağlama taklidi yapıyordu. O. C. Kaygılı … Çağatay Osmanlı Sözlük